adakale1

 
ملحق شده: 2012-03-11
:):)
امتیاز42بقیه
مرحله بعد: 
Points needed: 158

DÜŞMANMISIN DÜNYA

Düşman mısın Dünya?

Düşman mısın dünya bana düşman mı?
Şu bağrıma her saplanan ok senin.
Herkes böyle doğduğuna pişman mı?
Yoksa zulmün bana mıdır tek senin?

Dertlerini depo ettin içime,
Kırkta koydun yetmiş beşlik biçime,
Bak bu yaşta sakalıma saçıma
Tutam tutam erken düşen ak senin.

Çilenin, kederin, gamın yekünü,
Dağ gibi sineme salmış kökünü,
Bana mı güvendin bütün yükünü
Omuzumda taşıdığım yük senin.

Bu yüke gücümü yetiremedim,
Ağır geldi ağır götüremedim,
Uğraştım uğraştım bitiremedim,
Zalimlerin mazlumundan çok senin.

Allah’tan korkmadan göz göre göre,
Vatansız dedirttin vatanpervere,
Olur mu dünya be! Olur mu bre?
İşte buyur marifetin bak senin.

Hep beni mi ısıracak dişlerin,
Hep bana mı çatılacak kaşların,
Haksız haksız yanlış yanlış işlerin,
Etti artık bu canıma tak senin.

Dar ettin kendini sen ARİF’e dar,
Zayıfa düşmansın kuvvetliye yar,
Külahıma desin kim diyorsa var
Yok be dünya adaletin yok senin.

 

Ozan Arif


ÖLÜMMÜDÜR KALIMMIDIR BU GÜNLER

Canım dedim canlar canımı aldı
Ölüm müdür kalım mıdır bu günler
Ayrılığın yayı okunu saldı
Ölüm müdür kalım mıdır bu günler

Kırk yaşına varmadan ömür doldu
Kim ne bilsin şimdi olanlar oldu
Yüce yaylaların nergisi soldu
Ölüm müdür kalım mıdır bu günler

Rahat edin genişlesin yurdunuz
Cümle alem bir kararda durdunuz
Hüküm verip bizi dara vurdunuz
Ölüm müdür kalım mıdır bu günler

Candan geçtik ama serden geçmeyiz
Serden geçtik ama erden geçmeyiz
Sefaiyem kara yerden geçmeyiz
Ölüm müdür kalım mıdır bu


ÖZÜN NİCEDİR SENİN

Hayal misin gerçek misin özün nicedir senin
Dolunay mı sakladığın yüzün nicedir senin
Alıcı kuş gibi daldın kaçamadım elinden
Beni zindanlara koydu gözün nicedir senin

Ak nergisler açtığında boz bulanık akan ben
Fırtınalar çıktığında şimşek olup çakan ben
Şahin gibi uçar iken yaylalara çıkan ben
Tek kanatla uçamıyom sözün nicedir senin

Var gününde arayanlar aramazmış düşkünü
Haramiler talan eder senin gönül köşkünü
Bu Sefai derde düşmüş saklayamaz aşkını
Bana yandım diyen sendin közün nicedir senin

HELAK OLMUŞAM

Uğruna helak olmuşum şerefi şan istemem
Başbağlasın koca yayla düzde meydan istemem
Dağ yarılsın gök çatlasın alemi nuh kaplasın
Ben Ferhat'tan öğrenmişim canansız can istemem

Kim ki canan için ölmez geldiğinde sırası
Arasat nere deseler iki kaşın arası
Mecnun sahraya çağırır sinemde ok yarası
Her yandan kılıç vururlar kana kalkan istemem

Kılıç değende başıma yere dökse ziyneti
Servetime biçtiyseler bir nefeslik kıymeti
Sefailem bozulduysa bu devranın niyeti
Hayratım garipler yesin derde derman istemem

SENİİSTER DELİ GÖNÜL SENİ

Verselerde dünya malı istemem
Seni ister deli gönül hep seni
Köşkü saray neki çalı istemem
Seni ister deli gönül hep seni

Lokma lokma yutkunduğum aşımda
Gündüz hayalimde gece düşümde
Bir garip sevdadır döner başimda
Seni ister deli gönül hep seni

Senin için dağlar aşar türküler
Senin için yara deşer türküler
Senin için tutsak düşer türküler
Seni ister deli gönül hep seni

Yunus`un denizde yüzdüğü gibi
Koyun kuzusuna gezdiği gibi
Aşığın aşkına yazdığı gibi
Seni ister deli gönül hep seni

Yağmur bulutları döktüğü anda
Dağların dumanı çöktüğü anda
Sabahın güneşi söktüğü anda
Seni ister deli gönül hep seni

Dağlara yürürken yörük kervanı
Varlığın yokluğun sensin devranı
Ne istersin diye gelse fermanı
Seni ister deli gönül hep seni

Rüzgar vursa sarı aliç sallansa
Elmaların yanakları allansa
Ala çördük tadın alıp ballansa
Seni ister deli gönül hep seni

Kıyamet mi kopar murada ersem
Bağban olup goncalarını dersem
Nerde el örmesi bir kilim görsem
Seni ister deli gönül hep seni

Garip Sefai`yem gam kapısında
Muhabbetim haktır dem kapısında
Elif dergahında mim kapısında
Seni ister deli gönül hep seni

Aşık Sefai