serifbaki

 
belépett: 2010.09.22
Welcome To My World. Cam kırıkları gibidir bazı kelimeler, doLar insanın ağzına; sussan: "Acıtır". Konuşsan: "Kanatır"
Pontok21több
Következő szint: 
Szükséges pontok: 179

10 dizeye sıkışmış hazin bir aşk hikayesi…

 

%%GD_PHOTO_ID%11100122%l%x1Z%%
HAYATINIZDA ''KEŞKE''İLE ''İYİKİ 'LERİ HİÇ KARŞILAŞTIRDINIZMI HİÇ...
Buruk; kırılmış oyuncaklar kadar…

Ve yenik; “keşke”li cümleler gibi…

Bu sözcüğü kaç konuşmanızın başına eklemişseniz onca ıskalamışsınızdır
hayatı…

Dört mevsimlik bir sene olsa ömür, “keşke”, onun güzüne denk gelir.

Hepten vazgeçmek için erkendir, telafi etmek için geç…

Mağlubiyetin takısıdır “keşke”...

Kaçırılmış fırsatların, bastırılmış duyguların, harcanmış hayatların,
boşa
yaşanmış ya da hakkıyla yaşanamamış yılların, gecikmiş itirafların
ağıtıdır.

Çarpılıp çıkılmış bir kapıda, yazılıp yollanmamış bir mektupta,
gözyumulmuş
bir haksızlıkta, vakit varken öpülmemiş bir elde, dilin ucuna gelip
ertelenmiş bir sözdedir.

Feri sönmüş bir çift gözde ya da yitip gitmiş bir güzelliğin ardından
iç çekişte…

“Yolunu gözlemeseydim”, “öyle demeseydim”, “terk edip gitmeseydim”, “en
güzel yıllarımı vermeseydim” diye diye sızlanır gider.


* * *
“Keşke”nin panzehiri “İyi ki”dir.

 

İlki ne kadar pısırıksa, ikinci o denli yiğittir.

“Keşke”, çoğunlukla bir “ahh”la kopup gelir ciğerden… esefler,
hayıflanmalar, yerinmeler sürükler peşinden…

“İyi ki” ise, muzaffer bir “ohh”la büyür; cüretiyle öğünür.

“Keşke”li cümlelerde nasıl yaşanmamışlığın, yarım kalmışlığın o ezik
tuzu kuruluğu varsa, “iyi ki”lilerde de göze alabilmişliğin, riske
girebilmişliğin, tadına varabilmişliğin mağrur yaraları kanar.

Okulu hiç kırmamışsınızdır, sinemada öpüşmemişsinizdir;
dokundurtmamışsınızdır kendinize, bir kez olsun gemileri
yakmamışsınızdır.

Konuşmanız gerektiğinde susmuş, koşacağınız zaman durmuş, sarılacağınız
yerde kopmuşsunuzdur.

Bir insana, bir işe, bir davaya ömrünüzü adamışsınızdır.

O insanın, o işin, o davanın, bunu hak etmediğini sezmenin hayal
kırıklığındadır “keşke”...

“Şimdiki aklım olsaydı” dövünmesindedir.

Geriye dönüp baktığınızda, ayıplara, yasaklara, korkulara, tabulara
feda edilmiş, “Ne derler” e kurban verilmiş, son kullanma tarihi geçmiş bir
yığın haz, bilinçaltından el sallar.

“Keşke” cilerin hayatı, kasvetli bir pişmanlıklar mezarlığıdır.

“İyi ki” öyle mi ya…!

 

 

 

Onda, yara bere içinde de olsa, yana yana, ama doyasıya yaşamış olmanın
iç huzuru ve haklı gururu haykırır.


* * *
“İyi ki”lerinizi toplayın bugün ve “keşke”lerinizden çıkartın.

Fazlaysa kardasınız demektir.

Aldırmayın yüreğinizdeki kramplara, mahzun hatıralara… Rüzgarlarla
koştunuz
ya…

“Keşke”leriniz, “İyi ki”lerden çoksa…

Telafi için elinizi çabuk tutun.

Tutun ki, yolunuzu gözlerken terk ettiğinizle bir gün yeniden
karşılaştığınızda siz susarken, feri sönen gözleriniz “keşke” diye
nemlenmesin...